Bahis oynamama izin yok ama eğer olsaydı bütün paramı bu kitaba yatırırdım.

Açlık Oyunları

24 genç bir arenada hapis, lakin ne sebeple?

Açlık Oyunları televizyonda canlı olarak yayınlanan, 12-18 yaşları arasındaki her çocuğun, ailenin kabusu haline gelen bir YOK ETME oyunudur. Bu oyun nereden çıktı diye soracak olursanız, hemen anlatayım. 13. Mıntıka'nın -mıntıka bugünkü ildir, ülkenin adı Panem, başkenti ise Catipol'dür.- isyan çıkarmasıyla, Capitol'e baş kaldırmasıyla ortaya çıkmıştır. Capitol çıkan isyanı durdurmuş üstüne bir de o mıntıkayı çok etmiş. Ve bir de şu mesaj verilmek istenmiş: "Capitol'e baş kaldırırsanız eğer sonunuz böyle olur"

Her yıl Açlık Oyunları için her mıntıkadan 12-18 yaşları arasında bir bay ve bir bayan-toplam 12 mıntıka var- seçilerek bir oyun düzenlenir. Bu 24 kişi bir arenaya kapatılarak savaştırılır. Bu 24 kişiye "haraç" adı verilir. Bir de "Kariyer Haraçları" vardır. Bunlar 1. 2. 4. Mıntıka'dan oyuna katılan kimselerdir ve onlar oyunlar için eğitilirler. Haliyle kazanma şansları daha yüksek olur.Kazanırlar da. Oyun budur işte. 24 HARAÇ 1 GALİP.

Açlık Oyunları'nda 74. Açllık Oyunları işlenmektedir. Ve o gün gelir. "Toplama Günü" Bugün arenaya gidecek haraçlar seçilir. Aileleri çocuklarını kendi elleriyle getirirler meydana, bilhassa ölüme. Çünkü yapacak başka hiçbir şeyleri yoktur. Oyunlar Başkan Snow'un konuşmasını yapmasıyla başlar. Seçilen haraçlar birkaç günlerini eğitim merkezinde geçirirler ve ardından sponsor toplayabilmek için mülakatlara çıkarlar ve kendilerini arzulanabilir göstermeye çalışırlar. Sonrasında arenaya kapatılırlar. Kural şudur: Yalnız 1 galip olacak, 23 kişi ise ölecek.


"Ya öl ya da öldür" kuralını benimseten Capitol bu kez başarılı olamadı. O kuralı bozan 2 haraç: 12. Mıntıka'nın Haraçları! Katniss Everdeen, Peeta Mellark! 
Peki onları kurtaran ne miydi? Aşkları.
İntikam, nefret ve aşkın savaşı.
Aşk her zaman kazandı.


Nefret bürümüş, sevdiklerini kaybetmiş, kanadı kırık bir Alaycı Kuş'un özgürlüğüne kanat çırpışı.

AÇLIK OYUNLARI.

Kitap adı: Açlık Oyunları
Orjinal adı: The Hunger Games
Yazar: Suzanne Collins
Çevirmen: Sevinç Seyla Tezcan
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Sayfa sayısı: 384

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Muhteşem bir serinin ilk kitabı: Bildirge.

Resim
Başlıksız Belge Günde iki kapsül içerek hepimizin hayalini kurduğu ‘sonsuz yaşam’ gerçek olmuş. Elbette beklenen enerji sorunlarıyla birlikte. Sonsuz yaşam gerçek olmuş olmasına ama hiç ölüm olmadan yeni canlılar doğarken ciddi bir nüfus sıkıntısı baş göstermiş ve herkese sadece 1 çocuk yapma şansı verilmiş. Böyle de olmamış ve çocuk yapmak isteyen iki kişiden biri ancak kendi ölümsüzlüğünden vazgeçerse yeni bir canlı dünyaya getirebileceğini gösteren Bildirge imzalamış. 16 yaşına geldiğinde her birey bu kararı vermek zorundaymış. Ya çocuk yapmayıp Bildirge’yi imzalayacaklar, ya da çocuk yapıp kendi sonsuz hayatlarından vazgeçecekler. Hem Bildirge’yi imzalayıp hem çocuk yapanlar da hapse atılıyor, dünyaya getirdikleri canlı ise ‘Artık’ sıfatı altında Büyük Depo’ya, Yasallara çalışan olmak üzere gönderiliyor. Artıklara Artık Depolarında insanüstü muameleler yapılıyor ki okurken kanım dondu. Varolmayı bile hak etmediklerini düşünen Artıklardan biri da aslında Anna Covey olan,
Devamı

İntiharını biraz daha matematik öğrenmek için erteleyen kaç çocuk tanıyorsunuz?

Resim
Başlıksız Belge "Bilirsiniz, insanlar doğar, ölür ve sonra büyür." Dünyanın en küçük dedektifi geri döndü. Alper Kamu 9 yıl sonra, hâlâ 5 yaşında.   Oğullar ve Rencide Ruhlar ile Alper Kamu'yu bize sevdiren Alper Canıgüz, Cehennem Çiçeği ile ona hasta bırakıyor! Yine iş başa düşüyor, bir cinayet vakasını üstleniyor kahramanımız. Arkadaşının ölümünün ve bir aşk hikayesinin ardındaki sır perdesini aralamaya çalışıyor. Bunu yaparken "İnsanlığa dair kavrayışımızı biraz daha ileri götürmeyecekse bir cinayeti çözmenin ne anlamı var ki?" diyerek de adalet kavramımızı sorguluyor. Bir ara ise girdiği divanın altında olayı çözerken uyuya kalıyor. Ne de olsa o da bir çocuk değil mi? Alper Kamu 5 yaşında olmasına aldırmadan, küfrediyor, babasının arkadaşlarıyla oturduğu rakı masasında kimsenin fark etmeyeceği bir anı kollayarak babasının rakısından içiyor, komiserlere tavsiye veriyor! Kahkahalarla ağlatan ve hıçkırıklarla güldüren kitaplar
Devamı